Farsak Macunu

  • 80,00TL

  • Üretici: Vera Baharat
  • Ürün Kodu: FMACUNU
  • Stok Durumu: Stokta var

 


Balgam söktürücüdür, soğuk  algınlığında terletici etkisiyle yararlıdır, bronşit, öksürük, boğaz ağrısı ve kronik nezlede etkilidir. Astım hastalığı için kullanılır

”Köpek balıkları 400 milyon yıldır hiç bir değişiklik geçirmemişlerdir, yorulmazlar, devamlı hareket ederler, uyumazlar, hastalanmazlar, en önemlisi de doğada kansere yakalanmadığı bilinen tek canlılardır.””
Köpek balıklarında bulunan bütün elementler Farsak kahvesinde bulunması Anadolu topraklarının ne kadar önemli olduğu bilimle ispatıdır…..Konu ayrı bir yazıyla sizlere bildirilecektir
 
UFRAD Farsak projesini bir marka halinde dünyaya tanıtmak üzere 17.06.2009 tarihinde oybirliği ile projeyi destekleme kararı almıştır. Bu tür bir karar UFRAD’ın aldığı ilk karardır. (www.ufrad.org.tr • www.franchise-net.com)
Başta Çukurova Üniversitesi Ziraat Fakültesi olmak üzere birçok üniversitenin öğretim üyeleri projeye destek vermektedir.
Sakarya Üniversitesi projeyi ders programına almıştır     
 
TAMAMEN EKOLOJİK DOĞAL BİTKİDİR.
İÇİNDE SENTETİK KİMYASAL MADDE YOKTUR
İNSANA LAZIM OLAN ANA ELEMENTLER DOĞAL OLARAK  FARSAK KAHVESİNDE BULUNMAKTADIR     
- Zn (çinko    )  :  13,6   (ANTİSEPTİK MİKROP ÖLDÜRÜCÜ)
 
ÇİNKO
Farsak kahvesinde fazlasıyla bulunan çinko minerali bağışıklık sisteminde anahtar rolü oynar, zinde yapar, verimli yapar. Akyuvarların, antikorların oluşmasında payı vardır. Bağışıklık sisteminin bu askerleri bizi hastalığa neden olan virüslerden koruduğu gibi zehirli maddeleri de zehirsiz hale getirmede yardımcı olur. 
Bağışıklık sisteminin düzenli çalışabilmesi için vücutta bol miktarda çinko bulunması gerekiyor. Yaraların iyileşmesi, görme duyusunun güçlenmesi diyabet hastalığı, böbrek hastaları, çinko eksikliği tehlikesiyle karşı karşıyadırlar. Çinko eksikliği sizi enfeksiyon hastalıklarına karşı savunmasız bırakır. Ayrıca tat ve koku duyularını da zayıflatır. 
 
ÇİNKO NELER YAPAR? Hastalığın kol gezdiği kış aylarında soğuk algınlığı ve gribe karşı çok etkilidir. Çünkü bakterilere ve virüslere karşı savaş açar ve sonuçta bu hastalıklara karşı çok zayıf olan kişilerde bu tehlikeyi azaltır. Akneye karşı da çok etkili bir mineraldir, A vitamininin kimyasal bileşimini harekete geçirir ve mikrop öldürücü etkisi akne sivilcelerinin kaybolmasını sağlar. Fakat çinkonun yararları bununla bitmiyor. Hücre yenilenmesinde payı olduğu için cildi de güzelleştirir. El tırnaklarını sertleştirir ve saçı kuvvetlendirir, nörodermitisi ve uçukları hafifletir. Adet görme ağrılarını hafifletmesini, kısırlığa karşı etkili olmasını da diğer özellikleri arasında sayabiliriz. Ve amalgam gibi ağır metalleri de vücuttan atar. ÇİNKOYA NE KADAR İHTİYACIMIZ VAR? Çinkoya olan ihtiyacımız bir çok faktöre bağlıdır. Çocukların ve gençlerin yetişkinlere oranla daha az ihtiyacı vardır. Hastaların sağlıklı kişilerden daha fazla ihtiyacı vardır. Stresli tiplerin de sakin kişilere oranla ihtiyaçları daha fazladır. Alman Beslenme Cemiyeti yetişkinler için günde 15 mg öneriyor. Çinko kürü yapmak isteyen üç ay boyunca günde 20-30 mg almalıdır. Prensip olarak ise kadınların çinkoya olan ihtiyacı erkeklerden daha fazla değildir. Gebe ve emziren annelerin ihtiyacı biraz daha fazla olabilir. Çocuklarda çinko azlığı gelişme ve büyüme bozukluğuna yol açabilir.
 
DENGELİ BESLENME YETERLİ Mİ? Her zaman yeterli değildir. Çinkonun barsak yoluyla alınması herkes için farklıdır. Besinlerin bileşimi de bunda önemli bir rol oynar. Vücut çinkoyu bol proteinli hayvansal ürünlerden aldığında bol lifli bitkisel yiyeceklerden aldığından daha iyi değerlendirir. Bu nedenle vejeteryenler genellikle vücutlarındaki çinko azlığından şikayetçidirler. Sporcular ve şeker hastaları için de aynı şey geçerlidir. 
Fe   (demir   )      :  82.08 (KAN YAPICI)
 
Demir: Eksikliğinin çocuklarda ve yetişkinlerde görülen en önemli sonucu anemi olarak da adlandırılan kansızlıktır. Kansızlığa bağlı olarak deri ve diğer dokuların renginin solukluğu, saç dökülmesi, kaşıntı, saç ve tırnaklarda çatlamalar görülebilir. Ayrıca kanın oksijen taşıma yeteneğinin düşmesi sonucu halsizlik, yorgunluk, çarpıntı, yaraların zor iyileşmesi, dudak kenarlarında yaralar, yutma güçlüğü, soğuk intoleransı da yaşanabilir
-Mg  (magnezyum )           :  782.40
(Magnezyum vücudumuz için   hayati önem taşıyan 11 mineralden biridir. Vücudumuzdaki yaklaşık 20-28 gr magnezyumun %60'ı kemik ve dişlerimizde, % 49'u kaslarımızda bulunur. Kanda ise toplam magnezyumun % 1'i bulunmaktadır. ( Serum seviyesi 1,5 - 2,1 mEq/L)                                                                                           Vücudumuzdaki 300 den fazla biyokimyasal reaksiyonda rolu vardır. Kas ve sinir fonksiyonlarının yürütülmesi, kemik güçlülüğünün sağlanması, kalp ritminin düzeninin sağlanmasında rolu büyüktür. Enerji metabolizması ve protein sentezinde de yer almaktadır
Magnezyum: En yoğun olarak kalp, böbrek, beyin ve karaciğer gibi metabolizmalarda olduğu için, magnezyum vücudun enerji üretiminde çok önemli bir rol oynamaktadır.
Dolayısıyla magnezyum yetersizliği birçok enzim sistemini etkiler ve metabolik sonuçları ortaya çıkarır. Halsizlik, iştahsızlık, huzursuzluk, uyku bozuklukları gibi genel belirtiler, öğrenme kapasitenin azalması, dalgınlık, hafıza zayıflığı ile beyin fonksiyonlarının etkilenmesi, kas seğirmeleri, titremeleri ve kalp çarpıntısı gibi problemler yaşanabilir. Yaşça daha küçük bebeklerde ise havale nedeni olabilmektedir
-Cu    (bakır)          :     4.36
Beslenmemizde bakırın önemiBakır, hemoglobine bağlı demirin korunması ve C vitamininin kullanımı için gereklidir
 
Mineraller vücudun sağlıklı kalabilmesi için gerekli kimyasal maddeler ile bu maddelerin inorganik bileşikleridir. Her mineralin, öbür besin maddelerinin etkisini güçlendiren tamamlayıcı bir görevi vardır. Bu önemli minerallerden biri de bakırdır. Örneğin bakır hemoglobine bağlı demirin korunması ve C vitamininin kullanımı için gereklidir.
Total olarak ortalama bir yetişkin vücudunda 80-120 mg. Kadar bakır yer almaktadır ve bunun büyük kısmı karaciğerde yer almaktadır. Vücudumuzda neredeyse tüm dokularda yer alan bakır birçok enzimli reaksiyonda hayati rol oynamaktadır:
Oksijen taşıyıcı görev yapan hemoglobin formasyonunda katalizör görevi görmektedir.
Alerji ve inflamasyonu kontrol eden histaminaz enziminin görevinde etkilidir.
Saçtaki keratin doku ve pigmentlerin yapımında görevli tirosinaz için gereklidir.
Vücut dokusunun yeniden oluşması için gerekli enzimlerin hayati bileşenidir.
Beyin sinirlerimiz ve bağ dokusu için bakır miktarı çok önemlidir.
Yeterli miktarda almazsanız: Ağır bakır yetersizliğinde kalpte ve kalp damarlarında hasar, bağışıklık sistemde önemli derecede azalma, anemi, artmış kanser riski, iltihabi hastalıklarda artış, trabeküler doku kaybı, saç kaybı, saçlarda erken beyazlama, sinirsel dejenerasyon görülebilir.
Aşırı miktarda tüketirseniz: Bilinçsizce alınan destek ürünlerle aşırı miktarlara ulaşılabilir, bu durumda Wilson hastalığı, bulantı, abdominal ağrı, hemeroid, enfeksiyonlara yatkınlık oluşabilir, depresyona eğilim artabilir.
 
-Pb (kurşun)                          :  YOK
-Cd (kadyum)                        :  YOK
-As  (arsenik)                         : 0.00
-FRUKTOZ                            :  % 0
- GLİKOZ                                :  % 0
- SAKAROZ                           : % 2.87
-LAKTOZ                              : % 0
-MALTOZ                              : % 0
-TOPLAM ŞEKER                : % 2.87
-ENERJİ                                 : ( kcal/ 100 gr.)  649 
-PROTEİN                              :% 8.92                                                         
ET   YEMEYENLER İÇİN ÇOK ÖNEMLİ PROTEİN KAYNAĞI                                                                      
-KÜL                                          : % 2.52                                                           
 
VİTAMİNLER                         : B 1- B 2 DİGER VİTAMİN ANALİZLERİ DAHA SONRA EKLENEÇEKTİR